Mesnet’zine - Yeni çalışmandan dolayı kutluyorum ve nasıl çabaladığını, neler yaptığını öğrenmek istiyorum.
Barış(Hypocrite) - Teşekkür ederim. Elimden geldiğince bir şeyler yapmaya çalıştım. Başarı olabildiysem,birkaç kişi bile albümü indirip beğendiyse ne mutlu bana…
M - Kayıt hakkında biraz bizleri bilgilendirir misin?
B - Biraz kayıt öncesine gidelim isterseniz. Yaklaşık 2 sene öncesinde Hypocrite Project için çalışmalara başladım. O zamanlar Uşak’ta yaşıyordum. The Exit’la müzik yapıyordum, Exit’in yeri çok farklıdır bende ama Exit’la dinlediğim ve istediğim müziği yapamadım.
Malumunuz ‘Uşak’ta hadi grup kuralım!’ çok zor bir şey. Çoğu yerde olduğu gibi piyasada ya adam olmayan süper müzisyenler var yada adam olan kötü müzisyenler. İçimde hep bir ukde vardı, gümbür gümbür baslar eşliğinde agresif ve dağınık davullar, klavye, brutal vokaller vs... Velhasıl; Asıl amacım ‘yapmak istediğim müziği yapmak’ oldu Hypocrite Project’in temelinde…
Sorunuza gelelim şimdi…
Kayıt; İzmir Negatif Kayıt Stüdyolarında Ant Balcı’nın prodüktörlüğünde yapıldı. Kanal kayıt tekniğini kullanarak 3 günde tamamladık. Mixaj ve mastering işlemlerinde stüdyoda bulanamadım, ancak Ant abiyle internetten paslaşarak albümü 2 haftada şu an dinlediğimiz hale getirdik.
M - Şu an öğretmen olarak hayatını kazanıyorsun. Bize neler söyleyebilirsin? Çalışmalarını hangi yönde etkiliyor? (iyi ve kötü anlamda)
B - Evet, Ardahanda öğretmenim. Şunu söylemeliyim. Öğretmenliğe başlamadan önce hep öğretmenlik yapmayıp müzikten para kazanmanın! hayalini kuruyordum. Ancak yanlış düşündüğümü mesleğimi yapmaya başlayınca anladım. Bir kişiyi hayata hazırlamak ve bunu ilerleyen zamanda görmek kadar insana keyif ve huzur veren başka meslek yoktur. Ayrıca Ardahan bana hayatı öğretti ve hala da öğretiyor. Müzikal manada da çok şey kazandım. Ege’den Doğu Anadoluya… Farkı bir kültür sonuçta. Düşünün bir şarkıyı evde pc başında yazmak mı daha keyifli-verimlidir yoksa -50 derece soğukta, puslu bir havada, dağların yüceliğini görerek mi? Bir Metalci için 2. şıkkı seçiyorum :D
M - Hayata bakış açın nedir? Bunlar ne derecede parçalarına yansıyor? Karanlık bir yapı hakim, hem kapak çalışması, hem altyapı olarak.
B - Hayata hep sorgulayarak baktım. Gerçeği bulabilmek için hep sorguladım bu güne kadar. Bu sorgulama parçalara direk yansıyor. Dini sorgulama, Dini lider olarak görülenleri! sorgulama, siyaseti sorgulama, insanları sorgulama… Karanlık yapının sebebi de yaşadığım yerin güneşsiz-soğuk bir yer olmasıdır belki…
Albüm kapağı sonu belli olmayan bir gidişi anlatıyor. Benim gidişimi…
9 şarkılık albümü şöyle özetleyebilirim. İntro soru işaretleri ile doludur. 2.- 8. şarkılarda yukarda bahsettiğim konular sorgulanır. 9. şarkıda da azim-sebat ve kararlılıktan bahseder.
M - Hep sorulur ve bende sormak istiyorum… Gelecekteki planların nedir? Hangi noktaya ulaşmak istiyorsun?
B - Ben müzik yapmaya devam edeceğim. Beğenilsin-beğenilmesin, dinlensin-dinlenmesin… Müzik benim kendimi ifade etmemi sağlayan tek şey. Çünkü çoğu zaman günlük hayatta kendimi tam manasıyla ifade edememişimdir.
Hypocrite Project’i hiçbir zaman grup olayına döndürmeyi düşünmüyorum. Onun yeri çok ayrı. Ayrıca şunu söylemeliyim ki; dünya üzerinde iyi müzik diye bir şey yoktur. Çünkü o müzikten daha iyi bir müzik hep vardır. Zaten ‘iyi’lik te görecelidir. Bir müzik bana göre çok iyi-teknikken başka birine göre gürültüden ibaret olabilir. Bu yüzden müzikte ulaşılması gereken bir ‘nokta’ olduğunu düşünmüyorum.
Ancak bir gün sağlam bir kayıt grubu kurup ya da bir gruba dahil olup davul çalmayı da çok istiyorum.
M - The Exit şu aralar ne alemde? Zaman bulabiliyor musun?
B - Keşke tek problem zaman olsa. Exit şuan için dağılmadı, ancak ciddi manada duraksadı. Gruptan gitaristimiz ayrılmak zorunda kaldı, ve melihle 2 kişi kaldık. Şuan benim yılın büyük bölümü Ardahanda olmam ve melihin bazı özel sebepleri yüzünden Exit’ geçici olarak servis dışı kalmış durumda.
M - Nelerden hoşlanırsın müzik olarak? Bunları kendi müziğine bulaştırır mısın, yoksa “ben kendi yolumdayım beni etkilemez hiçbir zaman”mı diyorsun?
B - İşte beklediğim soru :D Hoşlandığım belli bir tarz yok. Olamaz da. İnsan sadece su içerek, sadece ekmek yiyerek yada sadece yemek yiyerek yaşayabilir mi? Hepsi gerekli…Türkü de dinlerim- etnik müzik te- metal de…
Beni derinden etkileyen 3-4 grup var. Opeth- Iron Maiden- Sepultura- Dimmu Borgır... Hepsi ayrı tarzlarda… Ama işte bu grupların şarkılarını dinlerken bu dünyadan soyutlanıyorum…
Müziğe bulaştırma konusuna gelirsek, dünya üzerinde hiçbir müzisyen yoktur ki bir müzisyenden etkinlenmesin… Bende doğal olarak bir sürü müzik ve müzisyenden etkileniyorum. Bestelerimi ilk önce eşime dinletirim. Bu albümdeki birkaç şarkıda; ‘şuradaki davullar Sepulturada yokmu?’, ‘ şu gitarlar Opethimsi sanki’ gibi dedi… Bende ‘ne mutlu bana dedim’. Çünkü bunları istemli olarak yapmamıştım ve Opeth-Sepultura gibi grupları özümseyebilmiştim.
M - Bundan sonraki yaptığın her şeyde başarılar diliyorum. Bu ufak söyleşimize katıldığın için çok teşekkürler. Mesnet Fanzin okuyucularına son olarak ne söylemek istersin?
B - Çok keyifli bir söyleşi oldu. Teşekkür ederim… Albümü indirin diyorum. Bırakın Albüm çıkarıp satmayı, Demo basmaya bile imkanların yetersiz olduğu ülkemizde amatör kişilerin albümlerini indirip dinlemeyi ihmal etmeyin. ‘İndirilme sayısı’ bile o insanları daha iyi müzik yapmaya sevkedecektir.(Mesnet’zine – Sana katılmamak elde değil Barış…)
Sevgiyle kalın..
Albümü indirmek için : http://rapidshare.com/files/138327805/A.rar
Hypocrite Project hakkındaki diğer yazılar için : http://mesnetfanzin.blogspot.com/2008/08/hypocrite-project.html
www.myspace.com/hypocriteproject
hypocrite.666@hotmail.com
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder